Bayanlar Baylar, hoş geldiniz. Borsanın İzinden BLOG için yazdığım yeni haftalık yazıda yine, yeniden beraberiz. Bu hafta yazı konusu olarak Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsamızı, yani, kısaltmasıyla, VİOP’u seçtim. Bence güzel bir seçim oldu çünkü son zamanlarda VİOP hakkında bilen ve bilmeyen dahil herkes konuşuyor. Fikirsizler fikir sahibi olmuş, pratik sahibi olmayanlar uzman kesilmiş, tez kellesi kesile şeklinde “VİOP’u kapatalım” diyenler bile var.
Pek tabi, hikayenin içinde, bizzat hikayeyi yaşayan VİOP Traderları olarak bu mevzularda konuşma hakkı bize de düşmektedir. Susarak meydanı o tarafa bırakacağımıza, biz de savlarımızı, fikirlerimizi sunalım, VİOP neden siz isterseniz cehenneme, siz isterseniz cennete dönüşebilir bunlardan bahsedelim isterim.
Az çok biliyorsunuz, Vadeli İşlem demek, dayanak varlığı spot bir ürün olmak üzere, bu ürünün belirlenmiş bir vade sonunda fiziki veya nakdi teslimatı sağlanmak şartıyla şimdiden alınıp satılması anlamına gelir.
Hemen kafanız karışmasın, aslında çok basit. Temmuz ayında bir tarladan hasat toplamak üzere olan bir çiftçiye gidip “bu ürünleri senden ne zaman teslim alabilirim?” diye sorarsınız. “Eylül sonu ancak satabilirim” derse, dersiniz ki “Eylül sonunda ben bunları senden teslim alma imtiyazı istiyorum, bunun karşılığında kaç para istersin benden?”.
O da “100 liraya tamamdır bu iş” der, sen de 100 lira verirsin ve o sana bir kağıt verir. Kağıdın üzerinde “Eylül sonunda bu adam, hasat ettiğim tüm malları 100 lira karşılığı almakla yükümlüdür, ben de vermekle yükümlüyüm” yazar. İşte bu kağıt, Eylül sonuna kadar sürekli ticarete açık bir kağıt haline gelir, alınıp satılabilir. Başka birisi senden bu kağıdı 102 liraya almak isterse, sen satarsın ve kağıt başı 2 lira kazanç elde edersin.
Sonra 105’e kadar gidecek gibi olur, bundan para kazanmak istersin, adamdan 103 liradan geri alırsın, amaç 105’e satmaktır ancak alıcılar ortadan kaybolmuştur, 105 lira teklif veren biri bulamazsın, senin de paraya ihtiyacın vardır, döner dersin ki “elimdeki bu yükümlülüğü 95 liraya bırakırım”. Sonra biri senden bunu 95 liraya alır. Böyle böyle, aslında ileride var olacak veya ileride fiyatı sabitlenecek bir ürün üzerinde ticaret yaparsın. Vadeli İşlemlerin mantığı KABACA budur. (Tabi ki bu kadar basit değil ve bu mantık silsilesinde gözden kaçan çok fazla şey var, ancak mevzudaki temel işleyişi anlatmak için böyle bir hikaye seçtim)
Tabi, vadeli işlemlerin, yani türev piyasaların, yani yabancı terimiyle FUTURES’ların bir özelliği daha vardır. Kredi kullanabilirsin. Yani kaldıraca uygun piyasalardır. Bu ne demek? Cebindeki 1 lirayı ARACI KURUMA TEMİNAT GÖSTEREREK, 6-7 liralık işlemler açabilirsin. Vadeli Piyasaları yatırımcılardan ziyade Traderlar için çekici hale getiren mevzu budur. Olmayan bir parayla işlem yapabilme imkanı. Yatırımcılar VİOP’u hedging, arbitraj vs. gibi farklı mekanizmalarla kullanıyorlar o ayrı, ancak VİOP’ta hacmin çoğunu Traderlar yapar.
Şimdi, mevzunun sizler için cennet veya cehennem olmasının kaynağı burada yatıyor esasen. Eğer siz bu kaldıracı, risk nedir, kaldıraç nedir, pozisyon büyüklüğü nedir, teminat nedir, teminat tamamlamak ne zaman gereklidir gibi konuları BİLMEDEN kullanırsanız, VİOP size olur cehennem. Neden? Çünkü borsalar dalgalı piyasalardır, fiyat burada dalgalanır, dalgalar halinde oluşur, itki ve düzeltme dalgaları vardır, 5 giderse 3 düşer, 5 düşerse 3 yükselir. Siz bu işleyişi bilmeden, sürekli yükselecek veya sürekli düşecekmiş gibi bu borsalara, üstelik kaldıraçla yatırım yaparsanız, paranız tahmin ettiğinizden çok hızlı biter. Neden? Bunun da matematiksel formülü basittir.
Bir arkadaşınıza, cebinizdeki 10.000TL’yi göstererek, “bak bende 10.000TL var, bana 90.000TL borç ver, 100.000TL ile işlem yapayım, kazanınca yavaş yavaş öderim senin borç parayı” dersin. Adam kabul eder. 90.000TL’yi sana uzatır. Kasan 100.000TL olmuştur. Gider Borsada bir pozisyon açarsın 100.000TL ile. Tesadüf bu ya, Rusya Ukrayna’ya savaş ilan etmiştir, tam o gün tüm global piyasalar çöker, senin elindeki hisse de tabanı görür. Taban %20 diyelim. Yani senin 100.000TL’lik pozisyonun %20 eridi ve 80.000TL oldu. Sen de psikolojik olarak çöktün ve bu elindeki hisseyi sattın, nakiti geri çektin.
100.000TL ile girmiştin, 80.000TL ile çıktın. 20.000 kaybettin. Arkadaşın geldi ve verdiği borç parayı geri istedi. Borç para 90.000TL idi. Senin cebinde 80.000TL var. Onu verdin adama, ancak adama 10.000TL daha borçlusun.
Şimdi macera nasıl başladı? Cebinde 10.000TL vardı. Kaldıraç kullandın ve aldığın borçla 100.000TL’lik işlem yaptın, kaybettin. Çıkışta hem cebindeki 10.000TL gitti, hem de o arkadaşına 10.000TL borçlusun. Yani, eksi 20.000TL’desin.
İşte VİOP hemen hemen budur. Eğer tüm paranı teminata yatırırsan, tüm kaldıracı kullanırsan, kazandığını da aynı gün içerisinde döndürüp yeni pozisyonlara yatırır riski büyütürsen, tepeden maliyetlenirsen, pozisyon büyüklüğü nedir bilmezsen, işler bir iyi gider, iki iyi gider, sonra çöker. Aynı geçen hafta XBANK’ta olduğu gibi.
Böylece bu hikaye senin için bir cehenneme dönüşür.
Peki VİOP Hikayesini Nasıl Cennet Yaparsın?
Öncelikle risk nedir iyi bilmen gerekir. Şu an tüm borsayı etkileme gücünde olan endeks ne durumda, elindeki hisse dalga yapısı olarak ne durumda, yükselişte mi, boğada mı, ayıda mı, yükseliş devam edebilir mi, arkasında endeks rüzgarı var mı yok mu. Bunları sorgulaman gerekir. Olası bir düşüşte ne kadar kaybedersin, teminat tamamlama çağrısı yüzde kaç aşağıda, gün içi eklediğin bir pozisyon seni ne kadar terste bırakabilir, gün içi pozisyon eklemen gerekir mi bunları sorman gerekir.
Nakitin de bir pozisyon olduğunu bilmen, sadece tüm olasılıklar senin lehineyken içeri girmen gerekir, hızlı stop olabilmen, doğru zamanı bekleyebilmen gerekir. Trade psikolojisi konusunda bilgi sahibi olman, trendi iyi sürebilmen ancak verilen mesajları da iyi alabilmen gerekir.
Özetle, bu iş sokakta yürürken “bir kazı kazan alayım” deyip 50 lira yatırılacak bir iş değildir. Bu iş uzmanlık gerektirir, doğru pozisyonlanma gerektirir, trade psikolojisi, risk yönetimi ve teknik analiz bilgisi gerektirir. Bu üçünün bir araya geldiği şartlarda riskini iyi bilir, ödülünü iyi yönetirsin. Birinden borç alıp, para kazanınca borcunu geri verir, para döndürürsün, profesyonel bir şekilde portföy yönetirsin, VİOP’u veya herhangi bir kaldıraçlı piyasayı kendin için cennete çevirirsin.
Bunu sürdürülebilir bir şekilde kim yapabilir? Tabi ki her 100 kişiden ancak 10’u yapabilir. O yüzden, lütfen bu tarz kaldıraçlı piyasaya girmeden önce hem psikolojik hem de teorik olarak bilgi sahibi olduğunuzdan emin olun, bol bol pratik yapmadan, özgüven kazanmadan da ilerlemeyin.
Herkese bol kazançlar dostlar, kendinize iyi bakın. Acele yazılmış bir yazı olabilir, sürç-i lisan ettiysek affola. Sitemizdeki diğer VİOP yazıları için VİOP kategorimizi gözden geçirmeyi unutmayın.
- VİOP Kategorisi için TIKLAYIN!
Viop un tatlı parasına kanıp uçmayın arkadaşlar riskinizi ölçün, piyasanın izin verdiği zaman işlem açın İbrahim hocanın diğer viop yazılarını okuyun kesinlikle.
Viop a alışmak için küçük miktar para gönderdim kazanıyordum hemen bir transfer daha tabi para geliyor risk ne bilmeden tüm pozisyonlara gözüm kapalı girmeye başladım sonunda karlar eridi bitti kasadan eksiye düştüm. Pozisyon acarken tüm olasılıkları göze alıp short – long işlem açmaya başladım şimdi kasa kar yaptı. Size bunu bu boğada işlem açan bir acemi olarak söylüyorum viopta sakın ola paraya odaklanmayın kafese sıkıştırırlar haddinizi bilin ,dayak yediniz kalkın piyasayla inat olmaz.
Elinize saglik hocam cok teşekkürler herkesin 1-2 haftadir konustugu viop uzerine guzel bir aciklama olmus ?
İbrahim Bey,
Akıcı, insanı sıkmayan, sohbet şeklinde basit bir dille anlatımınızı çok beğendim. Bir okul gibi ne ararsanız borsaya dair burada. Çok beğendim. Emeğinize sağlık. Bol kazançlar
Şu kaldıraçlı piyasaları uygulamalı görsel olarak tane tane anlatan 1 kişi bile görmediğim için bu anlatılanlar hep kafamda bölük pörçük halde yığılı.