Tüm Yazılarım

Ben Kripto İşlemi Yapsaydım Kripto Influencerlarını Takip Etmezdim!

Sevgili dostlar, Geçenlerde X’te iddialı bir cümle kurdum ve dedim ki “ben kripto trade etseydim, kripto tayfayı takip etmezdim”.

Fark ettim ki bir sürü kişi bu cümlenin arkasındaki mevzuyu anlamamış.

O yüzden siteye ayrı bir şekilde bu fikrimi anlatacak uzun bir yazı yazmak istedim.

Şimdi, ne demiştim, tekrar edelim, “ben kripto trade etseydim, kripto tayfayı, kripto influencerlarını ve hatta kripto traderlarını takip etmezdim”

Neden? Aslında mevzu basit ama derine indikçe hepimiz için çok önemli dersler içeriyor Buyrun bir iki kelam edelim.

Ben Kripto İşlemi Yapsaydım Kripto Influencerlarını Takip Etmezdim!

Ben Kripto İşlemi Yapsaydım Kripto Influencerlarını Takip Etmezdim!

Ben Kripto İşlemi Yapsaydım Kripto Influencerlarını Takip Etmezdim!

Ben Kripto İşlemi Yapsaydım Kripto Influencerlarını Takip Etmezdim!

Kripto’da MEGA BOĞA GELİYOR, ALTCOIN SEZONU BAŞLADI, HEDEFLER 10X-50X-100X cümleleri tanıdık değil mi? Hepimiz bu cümleler bolca duyduk, duyuyoruz. Bu cümleler belli başlı analizler çerçevesinde söylenip, bu analizler terse dönünce kolayca vazgeçilen cümleler DEĞİL.

Bilakis, fiyattan, fiyat hareketlerinden, teknikten, döngülerden ve ortamdan bağımsız olmak üzere SÜREKLİ TEKRARLANAN, Dolayısıyla tamamen durumdan bağımsız, tamamen gerçeklikten kopuk, ayakları yere basmayan, saçma sapan cümleler.

Peki kripto traderları, kripto influencerları neden bu cümleleri sürekli tekrarlıyor? Neden gerçekçi analizler yapabilen kripto traderı ÇOK ÇOK AZ? İşte şimdi bu mevzunun nedenlerini masaya yatıracağım. Başlıyorum

Öncelikle şunu netleştirmek lazım, kripto influencerlarının %90’ı trader değil, “pozisyon sahibi içerik üreticileri”. Ne demek istiyorum? Aslında çoğu kriptocu hesap, geçmişte şansa, hasbelkader coin piyasasına doğru zamanda girmiş, iyi para yapmış, iyi takipçi kazanmış kişiler

Bu arkadaşlar iyi trader değiller. Sadece doğru zamanda doğru yerde olabilmeyi denk getirebilmiş kişiler. Dolayısıyla al-sat değil al-tutçular. Trade etmeye çalışanlar paralarının büyük bir kısmını kaybettiler, alıp tutanlar en şanslıları ancak onlar bile sıkıntıda.

Dolayısıyla şu an trading’den değil projelerden, işbirliklerinden, referrallardan, pump&dump’lardan para kazanıyorlar. Eğer “kripto piyasası öldü, artık düşüyoruz, ayıdayız, yükseliş bir süre yok” derlerse, kendi varoluş nedenlerinin tam karşısına konumlanmış olacaklar.

Böyle derlerse onlara artık proje gelmeyecek, işbirliği yapamayacaklar, hacimler düşecek, dolayısıyla referans gelirleri de düşecek, pump&dump yapamayacaklar çünkü coin alacak kimse kalmayacak.

Sizleri sürekli “umutlu halde” tutmaları gerek ki, tüm bu kazanç çarkı iyi veya kötü dönsün. Dolayısıyla hiçbir zaman realist olup “piyasa çok kötü sıçtı” diyemiyorlar, her defasında bir umut pompalamak zorundalar.

İkincisi, trader olmadıkları için size aslında analiz değil “hikaye” anlatmak zorundalar. Analiz yapabilseler mevzuyu görecekler ancak yapamıyorlar. Dolayısıyla size aslında analiz değil duygu satıyorlar. Umut, para kazanma ümidi, köşeyi dönme hayali satıyorlar.

Aslında bunların çoğu FOMO üretiyor, market hikayesi anlatıyor, proje shilliyor, reklam yapıyor. Yani bilgi üretmiyorlar, duygu üretiyorlar. Bu duyguyu satın alanlar oldukça da buna devam ediyorlar.

Coinlerde zararda olan kişilerin de bu işine geliyor aslında çünkü “kardeşim zarardasın ve bu devam edecek” diyen biri yerine, “zarardasın ama merak etme, mega boğa geliyor!!” diyen biri onlar için de tercih sebebi.

Üçüncüsü, içlerinden “trade edebilen” azınlık “backtest, veri, istatistik” kullanmaz, bunlar nedir bilmez, görsel döngülere aşırı güvenirler. Bunları grafiklerin üzerine çizdikleri anlamsız fiyat tahmin çizgilerinden de görebilirsiniz.

“buranın likiditesini almadan gitmez”, “şuradaki FVG mutlaka görülmeli” gibi iddialı cümleler en favori cümleleridir. Sonrasını takip de etmezler. Tutarsa tweet öne çekilir, tutmazsa unutulur gider. Veri yoktur, ispat yoktur, sistem yoktur.

Dördüncüsü, çoğu uzun boğa piyasasında olabilecek en kötü alışkanlıkları edinmiş, hepsini size de bulaştırmıştır. Aşırı yüksek kaldıraç, yüksek volatilite sahibi altcoinlerde trade, hesap büyütme challenge’ları, “10 günde parayı ikiye katlama” hedefi vesaire.

Bu saçma risk kültürü profesyonel trading ile taban tabana zıttır. Trader’ın asıl kazancı volatiliteyi ve bu aşırı asimetrik riski değil, tekrar edilebilir disiplini yönetebilmesinden gelir. Ama siz bunları izledikçe bunları normal sanar, taklit etmeye başlarsınız.

Sonuç? Sonuç işte binlerce kişinin altcoinlerde kilitli kalması, eriyen kasalar, likit olan trading hesapları, kaybedilen binlerce dolar, kararan hayatlar, maliyete gelmesi için 20’ye katlaması gereken coinler vesaire.

Peki ne yapmalı? Yukarıda anlattığım tüm mevzu aslında sadece kripto için değil, tüm marketler için geçerli. O yüzden siz siz olun, bu işin sosyal medya ayağının neredeyse %90’ının gerçekten içi boş adamlar tarafından yönetildiğini bilin

Tüm kurtuluşun buralarda, bu insanlarda değil sadece ve sadece sizde ve kendi kişisel gelişiminizde olduğunu unutmayın. Sosyal Medya’da harcadığınız çoğu zaman ne yazık ki sizi daha fazla çöplükle buluşturacak.

Kendi içinize dönün, bol backtest yapın, ufak kasayla bol işlem döndürün, trading günlüğünde bolca veri toplayın, bu verilerin analizleri yapın ve sistemi tekrar tekrar tasarlayın. Bu yolculuk sizi “ortalama üstü seviyeye ulaştırana” kadar devam edecek. Kolaylıklar.

Sevgili dostlar, Borsanın İzinden ekibi olarak size bir duyurumuz var.

Kripto para ekosistemine olan ilgiyi desteklemek ve bu dinamik dünyada güvenilir bir rehber olmak için yeni başlayanlardan deneyimli yatırımcılar kadar herkese değer katacak anlaşılır ve uygulanabilir bilgileri paylaştığımız Borsanın İzinden Kripto’ya hemen göz atabilirsiniz!

Ibrahim Babadagi

1984 yılında İzmir'de doğdum. Ege Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun olduktan sonra, çeşitli firmalarda satış yöneticiliği yaptım. 2009'dan beri finansal piyasalarda trading ile ilgiliyim.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu